Sayın Bulgaristan Cumhurbaşkanı Rumen Radev,

Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcısı,

Sayın Bulgaristan Dînî Topluluklar Temsilcileri,

Sayın Kültür Bakanı,

Ekselânsları Büyükelçiler,

Hanımefendiler Beyefendiler,

Sözlerime Kur'an ve rahmet ayı olan mübarek Ramazan vesilesiyle bizleri bu yıl tekrar iftar sofrası etrafında bir araya getiren Bulgaristan Cumhurbaşkanlığı kurumuna ve hassaten cumhurbaşkanı Radev'e teşekkürlerimi sunarak başlamak istiyorum.

Geleneksel bir hüviyet kazanan bu iftarların sembolik anlamı adeta toplum olarak yaşadığımız şartların ruhuyla örtüşmektedir. Şunu açıkça söyleyebilirim ki, bu iftarların sembolik anlamı ülkemizi semâvî ve arazî felâketlerden koruyan Yüce Allah'a şükretmekte gizlidir. Etrafımızda savaşlar, doğal afetler ve mülteci sorunları yaşanırken, memleketimiz adeta bir bereket vahası konumundadır.

Bu sebeple sahip olduğumuz nimet ve imkânların değerini bilmek zorundayız. Nitekim bugünlere gelmeyi ne kadar arzu ettiğimizi hepimiz çok iyi biliyoruz. Ayrıca Bulgaristan'daki farklı toplulukların uyum içerisinde yaşama adına geliştirdikleri modeli örnek almak isteyen ülkelerin sayısı az değil.

İnsanlık bugün herşeyden fazla maddiyat ve sekülerizme tevessül etmiş durumdadır. Ancak yaşadığımız mûsibetler, maruz kaldığımız imtihanlar mutluluğun dünyaya sarılmakta olmadığını gösterdi. Bütün bunlar bize daha insancıl, paylaşımcı ve yardımsever olmamızı öğütlüyor aslında.

Destek her zaman maddî olmak zorunda değildir. Zorda ve darda olana moral motivasyon vermek, güzel söz söylemek, hiç olmazsa güler yüz göstermek yeniden hayata tutunmaya ve yaşam sevincine sebep olabilir. Bu şekilde de hüzünlü kalpler sükûn bulur.

Sayın Cumhurbaşkanı,

Sizler son yıllarda Bulgaristan vatandaşlarının genelini birleştirerek onurlu bir duruş sergilediniz. Bu tutumunuzu gelecekte de devam ettireceğinizde şüphemiz yok. Dînî ve etnik farklılıklarımıza rağmen bizi bir araya getiren bu iftar da hoşgörü ve kabullenmenin en güzel örneğini teşkil etmektedir.

Aramızda bulunmanız ve bu manidar iftara evsahipliği yapmanız sebebiyle bir kez daha şükranlarımı sunuyor, sağlık ve muvaffakiyetler diliyorum.

Yüce Allah ülkemizi hıfz-u emîn ve vikâye eylesin.