“Cam gözlü rahmetli”
Hikmetli Bulgarlar “Kör ölünce cam gözlü oluyor” demiştir.
“Trud” gazetesinin 07.08.2015 tarihli bir haberi bana bu deyimi hatırlattı.
Gazetede şehirdeki “İbrahim Paşa” camiinin izinsiz onarımının Razgrad Belediyesi ve polisi tarafından soruşturulduğunu okuyucularına bildiriliyor. Ayrıca caminin Balkanlar’ın üçüncü büyük camisi ve UNESCO’nun koruması altında olmasından dolayı alelade onarılamayacağını belirtiliyor.
Aynı gerekçelerle Arap ülkelerinden, Müslüman hayırsever örgütleri tarafından onarım yardım teklifleri geri çevrildi.
Gazete ayrıca camiinin Bulgar kültür anıtı olduğunu ve devletin, UNESCO’nun kontrolü altında onarımını yapacağını da yazıyor. UNESCO’nun Bulgar Genel Müdürü 10 yıl içerisinde bu Müslüman mabedini ziyaret etme imkanı bulamadı.
Ragrad’ın merkezinde bulunan ve XV. yüzyıla ait benzersiz “İbrahim Paşa” camii 50 yıldan beri kültür anıtıdır ve UNESCO’nun listesinde Bulgaristan ve Balkanlar’ın bir mücevheri olarak yer almaktadır. Durum böyle iken cami planlı bir şekilde Razgrad Belediyesi ve polisinin (komünist ve demokratik) gözleri önünde yıkılmakta ve uyuşturucu yuvasına dönüşmektedir.
Bugün belediye ve polis, Dulovo’lu saf bir hayırseverin büyük ihtimal ile anne babasının ruhu için orta çağdan kalma bu muhteşem mimari eserinin kalıntılarını kurtarmak için şahsi onarıma giriştiğinden dolayı ayağa kalktı. Ben, bu saf adamın, özel komisyonun sıkı denetimine tabi tutulduktan sonra radikal İslamcı yahud da DEAŞ üyesi olarak ilan edileceğinden eminim.
“İbrahim Paşa camii” o kadar büyük ve muhteşemdir ki, ne kadar zengin olsa da ne kadar iyi niyetli olsa da hiç bir acemi onu ihya edemez.
Bunu tabi ki, eğer dilerse UNESCO ve Müslüman ülkelerinin yardımı ile ancak Bulgar devleti yapabilir.
Biz Deliorman’ın başkentindeki “İbrahim Paşa” camiinin kaderi ile ilgili Bulgar devletinin tepkisini bekliyoruz.
Yazar: Dr. İsmail Cambazov