Plovdiv'de farklı dini ve etnik toplulukların temsilcileri 6’ncı kez “hoşgörü” kahvesi içtiler 

Plovdiv şehrinde, “Cumaya” camii olarak bilinen Murat Hüdavendigar Camii’nin 14 Şubat 2014 tarihinde vandal saldırıya uğramasının 6’ncı yılında farklı dini ve etnik grupların temsilcileri, kültürlerarası ve dinler arası barış ve diyaloğa vurgu yapmak için yeniden bir araya gelip “hoşgörü” kahvesini içtiler.

Plovdiv Bölge Müftülüğü ve Plovdiv Müslüman Encümenliği’nin ortaklaşa düzenledikleri ve artık gelenek haline gelen “Hoşgörü kahvesi” etkinliği 14 Şubat, Cuma günü şehir merkezindeki önemli mimari eserlerden biri olan Cumaya Camii’nde gerçekleştirildi.

Bulgaristan Müslümanları Başmüftüsü Dr. Mustafa Haci, Türkiye’nin Plovdiv Başkonsolosu Hüseyin Ergani ve yerel yönetim temsilcileri – Plovdiv valisi Dani Kanazireva, Belediye Meclis Başkanı Aleksandır Dırjikov ve Kültür, Arkeoloji ve Turizmden sorumlu belediye başkan yardımcısı Plamen Panov olmak üzere birçok resmi konuk etkinliğe katıldı. “Hoşgörü kahvesi” 2020 etkinliğine Türkiye Cumhuriyeti’nin çeşitli il ve belediye idare temsilcileri, etnik-dini dernek başkanları, Bulgar- Türk sivil toplum kuruluşları temsilcileri de iştirak etti.

Başmüftü Dr. Mustafa Haci, yaptığı konuşmada misafirlere hoş geldiniz dileklerini iletti ve “hoşgörü, iyi komşuluk ve sevginin şehrinde” yeniden bir arada olmaktan duyduğu memnuniyetini dile getirdi.

Dr. Mustafa Haci,”Hoşgörü kahvesi” etkinliği katılımcılarına hitaben “Plovdiv’de farklı etnik ve dini gruplardan insanlar asırlardır birlikte yaşıyorlar. Aralarında hiçbir zaman sorun olmadı ve inanıyorum ki bundan sonra da birbirimize sevgi ve saygı duyma geleneğini sürdüreceğiz. Allah (c.c) insanı mükemmel bir şekilde yarattı ve güneşin altında herkese yer vardır. Ancak, insanlığı kurtaracak ve insan neslini sürdürecek sevgi, anlayış ve iyi komşuluk olduğunu idrak etmeliyiz.” dedi. Başmüftü Dr. Haci, dini ve etnik gruplar arasında anlayış, sevgi, hoşgörü, dayanışma ve refah geleneğinin sürdürülmesi yönünde elimizden gelen gayreti göstermemiz çağrısında bulundu.

Plovdiv Bölge Müftülüğü’nün diğer resmi misafirleri de konuşmalar yaparak Plovdiv’de farklı etnik ve dini grupların temsilcileriyle asırlardır barış ve anlayış içerisinde yaşamaktan dolayı duydukları mutluluğu ifade ettiler. Gelecekte de bu uyumlu ilişkilerin korunması için çalışmaya hazır odluklarını beyan ettiler.

Ev sahibi Plovdiv Bölge Müftüsü Taner Veli’nin sözlerine göre her yıl düzenlenen “Hoşgörü kahvesi” girişimi ile tepeler üzerinde yükselen Plovdiv’in simgesel mabetlerinden biri olan Cumaya camiine karşı düzenlenen vandal saldırısının yıldönümü kaydedilirken aynı zamanda farklı dini ve etnik toplululukların temsilcileri beraber dayanışma ve huzur içinde yaşadıkları, kültürlerarası ve dinlerarası barışın zdelenmesine yönelik en şiddetli saldırılara karşı koyabilecek güce sahip oldukları gösterilmesi amaçlanıyor.

Geleneksel “hoşgörü kahvesi” bir birlik mesajıdır – Plovdiv farklı etnik ve dini toplulukların bir arada asırlarca barış içerisinde yaşadıkları hoşgörü şehri olarak tanınmaktadır.

Taner Veli etkinlikte yaptığı konuşmasında: “Beraberlik duygusu ile “Hoşgörü kahvesi” geleneğini sürdürmeye devam ediyoruz. Şehrin merkezinde yer alan, tarihi yerel ve ulusal öneme sahip bir anıt olan Cumaya Camii, Müslümanlar, Hıristiyanlar ve Yahudiler’in ortak yaşamının emaresini taşıyor.” dedi.
Veli, " Hoşgörü kahvesi”ne katılan bizler farklı ve renkli kişilikler, diğerine karşı daha hoşgörülü ve anlayışlı olduğumuzu kanıtlıyoruz." diye sözlerini tamamladı.

„