Basın özgürlüğü, insanlar arasında nifak ve nefret tohumlarını ekmek için değil yakınlaştırmak ve barıştırmak içindir
Yüksek İslam Enstitüsü Bilim Araştırmaları Merkezi Başkanı Dr. Arif Abdullah bir makalesinde: “Karikatür resim sanatının bir türüdür. Sanat, Allah’ın insanda yarattığı akıl mücizesini ifşa eden bir yetenektir. İnsan sanat ve bilgi vasıtasıyla Allah’ın hikmet ve tevazuyu koruması ve şiddeti ve masum kanın dökülmesini engellemek için yarattığı içindeki en değerli şeyi olan aklını geliştiriyor”diye belirtmektedir.
Sözlerine göre Kur’an-ı Kerim içeriğinin büyük bir kısmı renkli sanatsal tasvirlere dayanmaktadır. Kur’an-ı Kerim’de kötü niyetli ameller, çöl rüzgarların önünde kül yığınına benzediği söylenmiştir. İnsanoğlunun Allah’a üstün çıkma çabaları ise ağızlarıyla(boş, kötü lafla) üfleyerek yerlerde ve göklerde nurunu söndürme çabası olarak tasvir edilmiştir. Bilgiden yararlanmayan insan ise ciltlerle kitap taşıyan eşek misalidir.
Bu ve daha birçok örnek, Kur’an-ı Kerim’de hicivsel üslubun eksik olmadığını açıkça göstermektedir ve bu bağlamda karikatür sanatına zengin kaynak sunmaktadır. Ancak Kur’an-ı Kerim’deki hicivsel yaklaşımda, kötü, çirkin ve yararsız sıfatları bir şahsa mal edilmemektedir, davranış biçimlerinde kişileştirerek hicivedilmesi belirgin bir özelliktir. Kur’an-ı Kerim’de amaç belirli bir şahsı hicivetmek değil, insandaki kötülüğü iyiliğe dönüştürmektir. Bu sanata özgü mükemmel sezgi ve şuur hissidir.
Dr. Arif Abdullah’a göre tarih ve insanlığın farklı görüşe sahip olmadığı düşmanlık ve şiddet uygulayan bazı dünya diktatör şahıslarının hiciv edilmesi İslam’da kabul görmemektedir. Çünkü şahsın kendisi değil, kötü davranışların hiciv edilmesi gerekmektedir. O halde, düşmanlık ve şiddet, bir buçuk milyar Müslümanın ahlak örneği olan ve Amerikalı araştırmacı Michael Hart’ın insanlık tarihinin en önemli yüz ismi sıralamasında en etkili kişi olarak gösterdiği, dünyadaki gayri müslimler tarafından saygı duyduğu Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’in şahsına mal edilmesi nasıl mümkün olur?
Bundan dolayı sezgi ve şuuru kyabeden benzer şahsileştirmeler, sınırları dışına çıkmaktadır. Bu sanat değildir. Sanat incelik ve yüksek istidattır. Bu basın özgürlüğü değildir, çünkü basın özgürlüğü yakınlaştırmak ve barıştırmak içindir, nifak ve nefret tohumlarını ekmek için değildir.
Dr. Arif Abdullah’a göre basın özgürlüğü, dinlerarası tarih hafızasından kötülüğü silip doğruluk ve adalet için işbirliğe sevketmelidir.