“Şiddet ve Hoşgörü” -  “Banya Başı” Camisine Yönelik Gerçekleştirilen Saldırının Yedinci Yılının Ardından Neler Değişti?  

20 Mayıs 2018 tarihi Pazar günü, Başkent Sofya’da Bulgaristan Müslümanları Başmüftülüğü Medya ve Kültür Merkezi’nde, 20 Mayıs 2011 yılında Sofya “Banya Başı” camisine gerçekleştirilen saldırının yedinci yılı münasebeti ile program düzenlendi.

Programın konuşmacıları Yüksek İslâm Enstitüsü öğretim görevlisi  Dr. Sefer Hasanov ile NBU (Yeni Bulgar Üniversitesi) öğretim görevlisi Prof. Evgeniya İvanova idi, programın moderatörlüğünü ise Bulgaristan Müslümanları Başmüftülüğü “Teftiş ve Rehberlik” Dairesi uzmanı Dr. Ahmet Lütov yaptı.

Dr. Hasanov, 2011 yılı Mayıs ayında gerçekleştirilen kanlı saldırının şahitlerinden biridir.

Sefer  Hasanov, her hafta olduğu gibi, mevzu bahis tarihte de, Cuma günü “Banya Başı” samiinde dersinin olduğunu hatırlıyor ve yaşadığı bu elim olayı asla unutamaz. Dr. Hasanov’un unutamadığı olay, “Banya Başı” cami, ezan sesi ve caminin etrafında namaz kılan müslümanlar görmek istemeyen insanlar tarafından saldırıya uğramıştır. “Neler olduğunu gördükten sonra tek söylediğim şey “gerçek müslüman etrafında olan herşeyi koruyandır, o ki diğerlerine şefkatli ve hiçbir şekilde tahriklere yenik düşmememelidir. Biz de, bu toprakları ve bu vatanı seviyoruz ve hiç kimseye kötü bişey olmasına izin vermemeliyiz” diyor.  

İlerleyen zaman dilimi içerisinde tansiyon yükselip, fiili müdahale olayları olmuştur. Bazı insanlar yaralanmış ve emniyet güçleri olaya müdahale etmiştir.

Saldırının ardından yıllar geçmiş olmasına rağmen: “saldırgınlar daha bulunamadı” deniyor. Hasanov’a göre bu olay, toplum olarak şiddeti önlemekte yetersiz olduğumuzun göstergesidir.

Dr. Hasanov: “Ben Müslümanların böylesi bir tahrik girişiminin başarılı olamaması için elinden gelen her şeyi yaptıklarına şahidim. Belkide bügün bizim belirtmemiz gereken “Banya Başı” camiine yapılan saldırının başarısız olduğunu belirtmektir” dedi.

Bu olaydan sonra Müslümanların tutumlarında değişiklikler olup olmadığı sorusuyla ilgili olarak Bulgaristan’daki Müslümanların sorunları ile ilgili araştırmaları olan  NBU üniversitesinden Prof. Dr. Evgeniya İvanova: “Tabi ki camiye yapılan saldırı, nüfus içindeki tutumların değişiminde röl oynadı. Travmatik olaylar cemiyetin hafızasına ve tüm toplumun hafızasına girer” dedi.

Prof.Dr. İvanova’ya göre, son yıllarda özellikle de Sofya’da camiye yapılan saldırıdan sonra, azınlık grupları arasında güvensizlik görülüyor. Ceza Hukukunda öngörülen değişiklikler, Dinler Yasasında öngörülen değişiklikler de azınlık grupları arasındaki endişelerin artmasına neden oluyor. 

Yüksek İslâm Şurası Başkanı Vedat Ahmet’e göre, bu tür programların gerçekleştirilmesi vuku bulan olaylardan ders almamız açısından önemlidir. Böylesi girişimlerin tekrar edilmesine izin verilmemesi gerekir.

Vedat Ahmet: Gerçek şu ki, işlenen suç cezasız kalmıştır. Bu olayın gerçekleşmesinden yedi yıl geçmiştir. “O döneme ait olan arşivlere bakarsak bütün kurumların saldırıyı ve saldırganları kınadıklarını görürüz. Maalesef yedi yıl sonra dava hala sonuçlanmamıştır.”

O dönemde gerçekleşen bu acı olaya rağmen, iyilik her zaman insanlar arasında yaşar. Müslümanlar, saldırıdan sonra Bulgar toplumundan büyük kısmının “Banya Başı” Camisine çiçek bırakarak, müslümanlara karşı sağduyu ve acılarını paylaştıklarını da unutmamışlardır.

Sağduyu ve diğerini anlama toleransı olduğunda birlik ve beraberilik umudu her zaman olacaktır.

Yazar: Özlem Tefikova

            Çeviren: Sevcan İbrahimova