Beraat Gecemiz Beraatimize Vesile Olsun!
Üç aylara feyiz saçan müstesnâ bir zaman dilimi olan Şaban ayının 15. gecesi, yani bu gece Berâat Kandili’dir. Peygamber Efendimiz bu gecenin manevî yoğunluğunu şu vecîz hadisiyle ifade etmiş bulunmaktadır: “Allah Teâlâ Şaban ayının 15. gecesinde dünya semâsına rahmetiyle tecellî eder ve Kelb kabilesi koyunlarının kılları sayısından daha fazla kişiyi bağışlar.” Bu hadiste Efsahu’l-Arab olan Efendimiz (s.a.s.) o devrin en kıllı koyunları ile çok güzel bir benzetme yaparak Müslümanlara bu gecenin önemini bildirmiştir.
Bu gece af ve merhamet gecesidir. Bu gece işlediğimiz suç ve günahlardan berâat edip aslî saflığımıza dönme gecesidir. Çünkü berâat-i zimmet asıldır. Cürüm ve günahlarımız ise ârızîdir, aslımıza uzaktır.
Unutmayalım ki, Berâatkelime olarak bağışlanma, kurtulma anlamına gelmektedir. Kurtuluş belgemizi, yani “berâat”imizi alabilmek için yine Peygamber Efendimizden nakledilen bir hadise kulak vermek ve onun gereğini yapmak gerekiyor. Onun ifadesiyle bu gece Rabbimiz, “Yok mu benden af isteyen onu affedeyim, yok mu benden rızık isteyen ona rızık vereyim, yok mu bir musibete uğrayan ona afiyet vereyim, yok mu şöyle, yok mu böyle der.” nidasında bulunmaktadır.
Öyleyse bize düşen; “Var yâ Rabbî! Ellerimi, gönlümü sana açtım, ver yâ Rabbî!” demek düşüyor.
Gecemiz mübarek olsun! Rabbim Berâat Kandilini berâatimize vesile kılsın!
Vedat S. Ahmed
Yüksek İslâm Şurası Başkanı