Eylül’ün 12si, günlerden Salı. Mestanlı sokakları insan dolu. Yabancı olan ben “Bu kalabalık neden ki?” diyorum “Nov Jivot” okuma evine doğru yürürken. 11. Dini Bilgiler Ulusal Yarışması düzenleniyor ogünlerde Mestanlı’da. Her adımda bir insan ve bir kelime ile ilerliyorum kalabalığın içinde. Meğer bugün Pazar varmış kasabada. Kalabalığın çoğu bundan dolayı. Ama okuma evinin önünde başka bir kalabalık var.

Küçük bir masa ve etrafında insanlar var. Ben de yaklaşıyorum toplanan küçük gruba. İnsanlar masanın üstünde duran kitaplara, tespihlere, namaz şapkalarına, başörtülere, misklere bakıyorlar… İbrahim hoca ve Sevinç hocayı görüyorum sonra. İnsanlara birşeyler anlatıyorlar.

“Zvezdel köyü Kur’an kursu öğrencileri için kermes düzenledik.” diyor Sevinç hoca.   Öğrencilerini yarışmaya getirirken kendi arabalarına kitapları da alarak çıkıyorlar yola.

“Öncelikle hedefimiz insanlarımızı kitapla buluşturmak. Herhangi bir dini soruları varsa onların  yanıtını vermeye de çalışıyoruz. Yani insanlarımızı Rabbi ile buluşturmak, kitapla buluşturmak, hayırla buluşturmak ve bir köprü oluşturmak insanlar arasında.” Diyor İbrahim hoca.

Camiye ve kırtasiyeye gitmeyen halka da ulaşabilmek için halkın içine girerek böyle kermesler düzenliyorlar. Bu amaçla insanların anlayabileceği, onların ihtiyaçlarına cevap verebilecek  kitapları seçerek kermese getiriyorlar. İnsanların alabilmeleri için fiyatları mümkün olduğunca düşük tutmaya çalıştıklarını paylaşıyorlar.

Her türden kitap görmek mümkün kermeste, hem Türkçe hem Bulgarca. Özellikle Başmüftülüğün yayını olan kitapları satmaya ve tanıtmaya gayret ediyorlar.  

İnsanların en çok sorduğu kitaplara gelince, Sevinç ve İbrahim hoca şunları söylüyor: “Müftülük bünyesinde çalışan insanlarımız genelde dini konuları arıyor, halkımız ise dua kitapları, Kur’an kitapları arıyor. Gençlerimize kişisel gelişim, genç bir müslüman nasıl olmalı başlıklı kitapları tavsiye ediyoruz.”

Aynı zamanda Başmüftülüğün  sosyal faliyetleri de tanıtılıyor kermeste. Mesela  yetimlere destek kampanyası için basılan kartpostallardan getirmişler kitaplarla birlikte. “halkımızla başmüftülüğümüzün arasında kermes bir köprü oluyor.” diye yorumluyor Sevinç hoca.

Özlem Tefikova